Doğum Kontrol Hapları
Doğum kontrol ilaçları (OKS) 21 tane hap içeren kutular şeklinde satılır. İlaç paketinin arka yüzünde her hap için haftanın bir günü yazar. İlk ilaç genelde adet kanamasının başladığı ilk gün alınır. Ancak kanamanın ilk 5 günü içinde alınmaya başlanması durumunda da etkisi azalmaz, doktorun önerisiyle başlama günü belirlenir. Hapların arkasında günlerin yazılı olması hapın atlanıp atlanmadığının anlaşılmasını da sağlamaktadır. Multifazik hap kullanılıyorsa mutlaka arkasında "1" yazan haptan başlanılmalıdır ve sayı sırası ile kullanılmalıdır.
21 hap her gün bir tane olacak şekilde alınır. Hapları kullanırken günün hemen hemen aynı saatlerinde almaya dikkat edilmelidir. Gün içinde hap alımında yaşanan 1--2 saatlik farklar bir problem yaratmaz. Hapların tok karnına alınması bulantı riskini azaltmakla birlikte aç ya da tok kanına alınması etkinliğini değiştirmez. 21 gün boyunca kullanılan haplar bittiğinde ilaç alımına bir hafta (7 gün) ara verilir. Bir haftalık aranın sonunda, 8.gün yeni bir kutuya başlanır. Son hapın alımını takiben 3-4 gün içinde adet kanaması başlar. Yeni bir kutuya başlamak için adet kanamasının bitmesini beklemeye gerek yoktur. Kanama bitmiş olsa da olmasa da önceki kutunun bitiminden 7 gün sonra, sekizinci günde yeni bir kutuya başlanır. Bu şekilde adet kanamaları düzenli olarak 28 günde bir olur. İlaç kullanılan dönemde kanama olmaz.
Doğum kontrol haplarının kullanımının özellikle ilk 3 ayında hap almaya devam ederken lekelenme şeklinde kanamalar olabilir, bu beklenen bir durum olup vücut adapte olunca geçecektir. Bu durum uzun sürerse doktorunuzla bağlantıya geçmelisiniz.
Kadınların %16'sında hap alımında düzensizlikler yaşandığı saptanmıştır. Özellikle kullanımın ilk aylarında unutmamayı sağlamak için cep telefonunun periyodik alarmını kurmak yada hep aynı saatte uyanılıyorsa uyanır uyanmaz almak gibi yollar denenmelidir.
Koruyuculuk ne zaman başlamaktadır?
İlk kutuya adet kanamasının ilk beş günü içinde başlandığı ve hiç hap unutulup atlanmadan kullanıldığı takdirde koruyuculuk ilk hapın alımıyla birlikte başlar. İlk kutu kullanılırken ek bir korunma uygulamak gerekmez. Ancak ilk ay düzenli kullanım ile ilgili problemler söz konusu olabileceği için özellikle evlilik öncesi 1 ay evvelinden başlatılır. Hap alımına ara verilen 7 günlük zaman diliminde koruyuculuğu devam etmektedir ve ara verilen 7 günlük sürede ilişkiden kaçınmak ya da ek korunma uygulamak gereksizdir.
Doğum kontrol haplarının koruyuculuğu ne kadardır?
Doğum kontrol hapı etkinliği çok yüksek bir yöntemdir. Tüm yöntemlere bakıldığında en etkili geri dönebilen korunma yöntemi haplardır. Usulüne uygun kullanıldığında koruyuculuğu %99.96'dır. Başarısızlık şansı yani hap kullanımına rağmen hamilelik oluşması 1.000'de birden daha az görülen bir durumdur.
Doğum kontrol haplarına ara verilmeli midir ?
Bilinen en büyük yanlışlardan birisi belirli aralıklarla hap kullanımına ara vererek vücudu dinlendirmenin gerekli olduğudur. Yapılan araştırmalar bu tür bir "ara"nın gerekli olmadığını ortaya koymuştur. Bir çok hekim 2 yıl aralıksız kullanımın ardından 2 ay ara verdirmektedir.Bu nedenle takibi yapan doktorun önerisi önemlidir. Yüksek miktarlarda östrojen içeren doğum kontrol hapları hayati tehlike doğurabilen yan etki görülme riskindeki artış nedeni ile 35 yaş üzerindeki kadınlarda kullanılmaz.
Hangi koşullarda OKS kullanılmamalıdır?
Doğum kontrol haplarının kesinlikle kullanılamayacağı durumlar:
· Bilinen yada şüphe edilen gebelik varlığı
· Damar iltihabı olan trombofilebit varlığında yada öyküsünde
· Tromboembolik bozukluk, serebrovasküler hastalık varlığı
· Koroner arter hastalığı yada iskemik kalp hastalığı öyküsü
· Belirgin karaciğer bozukluğu
· Bilinen yada şüphe edilen meme kanseri
· Tanısı konmamış anormal kanamalar
· 35 yaş üzeri sigara içenler
Klinik değerlendirme sonrası hastanın onayı ile dikkatli şekilde kullanılabilecek olan durumlar:
Ø Migren
Ø Yüksek tansiyon
Ø Myomlar
Ø Şeker hastalığı
Ø Epilepsi (sara
Ø Gebelikte görülen tıkanma sarılığı
Ø Orak hücreli anemi
Ø Safra kesesi hastalığı yada sarılık ile birlikte seyreden hastalıklar
Ø Migren
Ø Yüksek tansiyon
Ø Myomlar
Ø Şeker hastalığı
Ø Epilepsi (sara
Ø Gebelikte görülen tıkanma sarılığı
Ø Orak hücreli anemi
Ø Safra kesesi hastalığı yada sarılık ile birlikte seyreden hastalıklar, kan lipid değerlerinin yüksekliği
Hangi durumlarda OKS kesilmelidir?
Aşağıdaki durumlar ortaya çıktığında doğum kontrol hapına hemen ara vermeli ve zaman kaybetmeden doktorunuzla görüşmelisiniz;
Ø Uzun süren baş ağrısı
Ø Baş ağrısı ile birlikte görülen baş dönmesi, bulantı ve kusma
Ø Bulanık görme, ani görme kayıpları, geçici körlük
Ø Tek taraflı ve kesilmeyen baş ağrısı
Ø Bacaklarda kızarıklık ve ağrı
Ø İnme ya da felç
Ø Şiddetli karın ağrısı
Ø
Kan
basıncında yükselme
DOĞUM KONTROL HAPLARININ KONTRASEPSİYON DIŞI ETKİLERİ
•
Adet kanamalarının düzenli olmasını
sağlar:
Hap
kullanımı sırasında kontrol ilaç içindeki hormonlar
tarafından sağlandığı için düzenli kullanım adet
kanamalarının düzenli olarak 28 günde bir olmasını sağlar.
•
Adet kanamasının süresini kısaltıp
miktarını azaltır:
Doğum
kontrol hapı kullanımı sırasında rahim iç tabakası fazla
kalınlaşmadığı için kanama her zamankinden daha kısa sürer.
Kanamanın şiddeti azalır,kan kaybı az olur.
•
Kansızlık görülme riski azalır:
Adet
kanaması daha kısa ve daha az miktarda olduğu için kan kaybı
azalır. Bu durumda kadınlarda sıkça görülen demir
eksikliğine bağlı kansızlık (anemi) ortaya çıkma şansı daha
düşük olur.
• Dismenore ve ovulasyon ağrısını
azaltır:
OKS
kullananlarda adet sancısı (dismenore) daha az
görülmektedir. Yumurtlama olmadığı için ovulasyon
(yumurtlama) sırasında görülen kasık ağrılarına rastlanmaz.
•
Adet öncesi gerginlik sendromu:
OKS
kullanımında PMS adı verilen adet öncesi gerginlikleri
ortadan kaybolabilir ya da şiddeti azalabilir.
•
Memelerde hassasiyet azalır:
OKS'ler adet kanaması öncesinde görülen meme hassasiyetini
azaltır.
•
Sivilce ve Tüylenme:
OKS kullanan kadınlarda ciltte yağlanma ve sivilce daha az
görülür. Tüylenme azalır.
•
Yumurtalık kistleri:
Yumurtalık kistlerinin daha az görüldüğü bilinmektedir.
• Yumurtalık kanseri sıklığını
azaltır:
Over
kanserinin olası nedenlerinden birisi de yumurtlama
işleminin kendisidir. Teoriye göre kadın ne kadar çok
yumurtlarsa yumurtalık yüzeyinde o kadar hasar meydana gelir
ve bu da kanser gelişimini hızlandırır. En ölümcül kadın
kanseri olan over kanserine karşı olan koruyuculuk doğum
kontrol haplarının en önemli yararlarından birisidir. Doğum
kontrol hapı kullanan kadınların yumurtalık kanserine
yakalanma riski yaklaşık %40 azalır. Koruyucu etki
kullanımın süresi ile direkt ilgilidir ve uzun süreli
kullanımda %80'e kadar çıkar. Üstelik koruyuculuk 3-6 ay
gibi kısa süreli kullanımlarda bile ortaya çıkarken ilaç
bırakıldıktan sonra da 10-15 yıl kadar sürer.
•
Rahim (endometrium kanseri) sıklığını
azaltır:
OKS rahim kanserine karşı önemli oranda
koruyuculuk sağlarlar. 1 yıl süreli kullanım ile rahim
kanserine yakalanma riski %50 oranında azalır. Bu etki 3
yıllık kullanımdan sonra daha da artar, koruyuculuğun ilaç
bırakıldıktan sonra en az 15 yıl süre ile devam ettiğini
gösterilmiştir. Koruyuculuk endometrium kanseri açısından
yüksek riski grubunda bulunan kadınlarda daha fazladır.
•
Myomlar:
Yapılan bazı çalışmalar OKSlerin myom görülme
riskini azalttığını göstermektedir.
•
Endometriozis:
Doğum
kontrol hapları hafif derecede endometriozis görülme riski
ile bu hastalığa bağlı adet sancılarını azaltır.
•
Pelvik iltihabi hastalık:
Oral kontraseptifler cinsel yolla bulaşan hastalıklara karşı
koruyuculuk sağlamazlar ancak yapılan çalışmalarda OKS
kullananlarda ileride kısırlık gibi ciddi sonuçlar
doğurabilecek pelvik iltihabi hastalıklara daha az
rastlandığını ortaya koymaktadır. Bu da ilerideki üreme
potansiyelini korumak adına önemli bir bulgudur.
• İyi huylu meme hastalıkları:
Doğum
kontrol hapları biopsi ile tanı konmuş iyi huylu meme
hastalıkları ile fibrokistik hastalık ve fibroadenomların
görülme riskini azaltır.
•
Eklem romatizması:
Bu
konudaki görüşler değişik olmakla birlikte genel kanı eklem
romatizması görülme riskini %60'a varan oranlarda azalttığı
yönündedir.
• Kemik erimesi:
Uzun
süre doğum kontrol hapı kullananlarda kemik erimesi daha geç
ve daha seyrek ortaya çıkmaktadır. Ancak bu etki östrojen
dozu ile ilişkilidir.
ORAL KONTRASEPTİFLERİN TEDAVİ AMAÇLI KULLANILDIĞI DURUMLAR
Doğum kontrol haplarının istenmeyen gebelikleri önlemenin yanı sıra pek çok yararlı etkileri mevcuttur. Bu ilaçlar ile ilgili 40 yıldan fazla zamandır yapılan çalışmalar bazı hastalıklarda tedavi amacıyla kullanılabileceğini göstermiştir.
Doğum kontrol haplarının gebelikten korunmak dışında tedavi amacıyla kullanıldığı durumlar şunlardır:
ü Adet düzensizlikleri: Doğum kontrol hapları adet düzensizliklerinin tedavisinde çığır açmış ilaçlardır. Seyrek adet görmeden sık aralıklarla olan kanamaya kadar tüm adet düzensizlikleri oral kontraseptifler ile tedavi edilirler.
ü Dismenore: Adetleri sancılı olan genç kadınlarda tedavi amacıyla OKS verilebilir. Bu durum özellikle genç kızlarda daha belirgindir ve bunların yaklaşık %60'ında adetler sancılı olur.
ü Menometroraji: Adet kanamaları çok şiddetli olan ve fazla miktarda kan kaybeden genç kadınlarda OKS önemli bir tedavi seçeneğidir. OKS'ler adet kanamasının miktarını yarı yarıya azaltırlar.
ü Akne ve tüylenme: Düşük doz oral kontraseptifler akne ve tüylenmenin tedavisinde etkili ilaçlardır. Kanda serbest halde dolaşan erkeklik hormonu düzeylerini düşürerek etki gösterirler. Ancak ilaçlar var olan tüyleri yok etmezler sadece yenilerinin ortaya çıkmasını engellerler.
ü Yumurtalık kistleri: Doğum kontrol hapları yumurtalıklarda görülen basit fonksiyonel kistlerin tedavisinde kullanılmaktadır.
ü Polikistik over sendromu ve endometriosis: Kısa dönemde çocuk sahibi olmayı düşünmeyen polikistik over hastalarında ilk tedavi seçeneği doğum kontrol haplarıdır. Endometriosis tanısını alan genç kadınlarda da gebelik planlamıyorsa kistlerin büyümesini durdurmak için OKS önerilir.
...